Kardan adam yapmak câiz mi?

Kardan adam yapmak câiz mi?

Kardan adam meselesinin basit bir olay olmadığını anlamamız için Hz. İbrahim’in Kur’ân’da anlatılan putperestlerle mücadelesini, Hz. Peygamber’in Kâbe’deki putları tek tek kırması hadisesini iyi anlamamız gerekir. Bu konuda pek çok rivayet bulunmakla birlikte bazılarını nakletmeye çalışalım.

  1. Ebû Talha el-Ensârî’nin rivayetine göre Resûlullah (s.a) buyurdu ki “Melekler, içerisinde köpek ve tesâvîr bulunan eve girmezler.”[1]
  2. Ebû Hüreyre’nin (r.a) rivayetine göre “Resûlullah (s.a) buyurdu ki bana Cibril (a.s) geldi. Ve Dün sana gelmiştim (ama yanına girmedim). Girmememin sebebi de üzerinde timsaller bulunan perde bezi idi. Orada bir de köpek resmi ve kapı üzerinde insan resimleri bulunuyordu. Timsallerin başlarının koparılmasını emret ki ağaç şekline dönsün. Örtüden ayak altına atılacak iki minder yapılmasını, köpeğin de dışarı çıkarılmasını söyle! Bu söylenenler yapıldı.”[2]
  3. İbn Abbâs’ın (r.a) rivayetine göre “Kendisine bir adam gelip ben ressamım, şu resimleri yaptım. Bana bu hususta fetva ver!” dedi. İbn Abbas adama: “Bana yaklaş!” emretti, adam yaklaşınca: “Bana daha da yaklaş!” dedi. Adam yaklaştı, İbn Abbas elini başının üzerine koydu ve: “Ben Resûlullah’ı (s.a) dinledim. Şöyle diyordu: “Bütün tasvirciler ateştedir. Allah ressamın yaptığı her bir resim için bir nefis koyar ve bu ona cehennemde azab verir.” İbn Abbas devamla adama: “İlla da resim yapacaksan ağaç yap, canı olmayan şeyin resmini yap, dedi.”

Bu ve benzeri sahih hadisler sebebiyle evlere resim asılmasına ve oyuncaktan da olsa heykel bulundurulmasına müsaade edilmediğini, meleklerin de böyle evlere girmediğini ifade etmektedir. Nitekim günümüzde insan ve hayvan suretindeki oyuncakların evlerde yaygınlık kazanması bu yasağı hafife almamızı gerektirmez. Bu meyanda evlere köpek sokmak nasıl yasak ise oyuncak heykelleri sokmak da yasaktır. Zira her ikisinin de aynı hadiste zikredildiğini unutmamak gerekir.

Unutulmamalı ki cahiliye döneminde müşrikler, bugün bizim çocukların ellerine tutuşturduğumuz oyuncak büyüklüğündeki heykellerden helva yapıp yanlarında taşırlar, acıkınca da yerlerdi. Bugün kiliselerde Hz. İsa ve Meryem heykelleri (ikonalar) da aynı büyüklüktedir. Eğer çocuklarımızın elindeki bu oyuncakları normal görecek olursak kilisedeki ikonalara da ses çıkarmamamız gerekir.

Hâlbuki bugün evlerimiz dikkatsizliğimiz ve şuursuzluğumuz sebebiyle Hristiyan evlerine dönüşmeye başlamış, özellikle kız çocukların çanta ve kalemleri üzerine yerleştirilen hayvan figürü ve biblo tarzı süslerin kullanımı artmıştır. Bu da İslâmî eğitimden ne kadar uzaklaştığımızı gözler önüne sermektedir. Nitekim bir rivayette Hz. Ali şöyle nakleder: “Rasûlullah’ın beni gönderdiği bir iş için: Seni gönderiyorum. Yerden yüksek ne kadar kabir varsa yık ve ne kadar heykel varsa yerle bir et.”[3]

Kardan adam da sonuçta bir heykeldir. Unutmayalım ki heykelin yasaklanması taştan olması sebebiyle değildir. Demirden, tahtadan, plastikten, kâğıttan veya kardan olması yasağı değiştirmez. Kömürden gözler, havuçtan burun takılan kardan adam, bir zaman sonra eriyecek de olsa toplumumuza sinsice ve masumca yerleştirilen bir puttur. Kardan adam yapımının, özellikle çocuklar için yaygın bir eğlence aracı olması, onu yapılması yasaklanan put hükmünden çıkarmaz. Tek fark Mekkeli müşrikler bunları hamurdan, modern toplum kardan yapmıştır. Kişi tapınma kastıyla yapmadığından belki şirke düşmez, fakat günahkâr olacağı aşikardır. Unutmayalım ki “Resim ve heykel şirkin patika yollarıdır.”

[1] Buhârî, “Libâs”, 88.

[2] Müslim, “Libâs”, 102; Ebû Dâvûd, “Libâs”, 48, (4158); Tirmizî, “Edeb”, 44; Nesâî, “Zînet”, 113.

[3] Müslim, “Cenâiz” 93; Ebû Dâvûd, “Cenâiz” 68; Tirmizî, “Cenâiz” 56.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir