Sahur ezanı okunduğunda su içilebilir mi?

Sahur ezanı okunduğunda su içilebilir mi?

Hz. Peygamber (s.a) konuyla ilgili şöyle buyurmaktadır: “Bilâl uyuyanlarınızı ve namazını geceye bırakanları kaldırmak için ezan okur.”[1] “Bilâl’in ezanı sahurunuz hususunda sizi aldatmasın. İbn Ümmü Mektûm ezan okuyana kadar yiyin içiniz.”[2] Bu ve benzeri hadislerden anlaşıldığı üzere Hz. Peygamber zamanında Bilâl Habeşi’nin, ezanıyla insanları gece namazına kaldırdığı, İbn Ümmü Mektûm’un ise ikinci ezanıyla imsak vaktinin girdiğini, o andan itibaren yeme ve içmenin yasak olduğunu haber verdiği anlaşılmaktadır. Hadiste dikkat çeken diğer bir husus da Hz. Peygamber’in “İbn Ümmü Mektûm ezan okuyana kadar yiyiniz, içiniz.” Şeklindeki ifadesidir. Nitekim Kur’ân-ı Kerîm’de güneş ve ayın belirli bir yörüngede hareket ettiği aşağıdaki âyetlerde açık bir şekilde ifade edilmektedir: “Güneş, kendisi için belirlenen yerde (eksende) akar (döner) durur. İşte bu, azîz ve alîm olan Allah’ın takdiridir.”[3] Yine “Ay için de birtakım menziller (yörüngeler) tayin ettik. Nihayet o, eğri hurma dalı gibi (hilâl) olur da geri döner.”[4]

Bazılarının “Sizden birisi elinde su kabı varken ezanı işitse su ihtiyacını giderene kadar içsin”[5] mealindeki benzer hadislerden hareketle ezan bitene kadar yeme içmenin devam edebileceğini iddia etmeleri son derece yanlış bir tutumdur. Zira bu hadiste kastedilen şey ezan başladığında ağzında yiyeceği veya içeceği olan kişinin onu ikmal edebileceğine işaret söz konusudur. Yoksa ağıza yeni bir içecek veya yiyecek alınacağına işaret etmemektedir.[6]

 

[1] Alaüddin Müttakî el-Hindî, Kenzü’l-ʿummâl fî süneni’l-aḳvâl ve’l-efʿâl, (Müessesetü’r-risâle, 1981), 8: 527; (23989); إنَّ بلالًا يؤذِّنُ بليلٍ لينبِّهَ نائمَكُم ويُرْجِعَ قائمَكُم

[2] ” لا يغركم أذان بلال من سحوركم، فكلوا واشربوا حتى يؤذن ابن أم مكتوم”

[3]  Yasin, 38  وَالشَّمْسُ تَجْرِي لِمُسْتَقَرٍّ لَّهَا ذَلِكَ تَقْدِيرُ الْعَزِيزِ الْعَلِيم

[4]  Yasin, 38;  وَالْقَمَرَ قَدَّرْنَاهُ مَنَازِلَ حَتَّى عَادَ كَالْعُرْجُونِ الْقَدِيمِ

[5]  Ebû Dâvûd, (2350); Ahmet b. Hanbel, (9474, 10629);إذا سَمِع أحدُكم النِّداءَ والإناءُ على يدِه، فلا يَضَعْه حتى يَقضيَ حاجتَه منه

[6]  Abbad, Şerhu Süneni Ebî Dâvûd, 22: 271.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir