İlgili Kategori
Kategori: Fıkıh

Ramazan’da gün ortasında temizlenen kadının yemek yemesi yasak mı?

Ramazan’da gün ortasında temizlenen kadının yemek yemesi yasak mı?

Hanefî mezhebine göre ramazanda gün ortasında adet (hayız, aybaşı) veya nifastan kesilen kadın ile seferden gelen fakat oruçlu olmayanlar günün geri kalan kısmında ramazan gününe hürmeten oruçlu gibi yemeden içmeden iftara kadar beklemesi vâciptir.[1] Mâlikî ve Şâfiî mezhebine göre ise böyle bir gereklilik söz konusu değildir.[2] İmam Şâfiî’ye göre gün ortasında temizlenen hayızlı, mukim olan misafir kişi, günün geri kalanını oruçlu geçirmek zorunda değildir. Zira güne zaten oruçlu başlamamıştır. Dolayısıyla günün geri kalanında yiyip içebilir. [1]     Şeybânî, el-Hucce, Beyrut:…

Devamını Oku Devamını Oku

Oruca niyet eden hamilenin orucunu bozması kefâret gerektirir mi?

Oruca niyet eden hamilenin orucunu bozması kefâret gerektirir mi?

Şöyle ki Hamile bir kadın (5 aylık) oruca niyet etse ve gün içinde henüz rahatsızlanmadığı halde o gün işlerinin yoğun olacağını ve bitkin düşeceğini düşünerek orucunu bozsa kefâret gerekir mi? Fıkıh kitaplarında gerek kendi gerekse karnındaki çocuğun sıhhati hususunda endişeye kapılan hamile kadının oruç tutmasının zorunlu olmadığı belirtilmektedir.[1] Hamile kadın her ne kadar “ben acıkmıyorum, susamıyorum” dese de bebeğinin durumunu kestiremez. Bebek acıkır ama bunu ne konuşarak ne de ağlayarak ifade edebilir. Bunu ancak doktorlar ifade edebilir. Nitekim Kur’ân’da “bilmediğiniz…

Devamını Oku Devamını Oku

Oruçlunun iğne vurulması câiz mi?

Oruçlunun iğne vurulması câiz mi?

Hanefî Mezhebi âlimleri ağız, kulak, burun, makat gibi tabii menfezlerden vücuda alınan şeylerin orucu bozacağı hususunda ittifak ederken karın bölgesine ulaşan yaralar üzerine dökülen sıvı ilaçlar hususunda ihtilaf etmişlerdir. İmam Azam, karna ulaşan yaralar üzerine tedavi maksatlı dökülen sıvının orucu bozacağını ve kazayı gerektireceğini söylerken İmam Ebû Yusûf ve Muhammed bozmayacağını savunmaktadır.[1] Hanefîler vücuda dışardan alınan maddenin orucu bozacağına dair İbn Abbas’ın rivayet ettiği: إنما الوضوء مما خرج وليس مما دخل ، وإنما الفطر مما دخل وليس مما خرج “Abdest,…

Devamını Oku Devamını Oku

Namazda gözleri kapatmanın hükmü nedir?

Namazda gözleri kapatmanın hükmü nedir?

Normalde namazda gözleri kapatmak mekruh görülmüştür.[1] Fakat bazen namaz sırasında etrafımızdaki kişilerin yapmış olduğu hareketler dikkatimizi dağıtabilmektedir. İşte huşuya zarar veren bu ve benzeri hareketlere karşı namaz kılanın tedbir maksatlı gözünü kapatması mekruh sayılmaz. Nitekim normalde namazda ağlamak namazı bozar. Fakat cennet-cehennem gibi dini duygulardan dolayı ağlamak bundan istisna edilmiştir. [1]     Kâsânî, Alâüddîn Ebû Bekr b. Mes‘ûd, el-Kâsânî, Bedâi‘ü’s-sanâ’i‘fî tertîbi’ş-şerâi’ thk. Ali Muhammed Muavviz, (Beyrut: Dâru’l-küttâbi’l-Arabî), 1982, 2: 69.

Mesbûk kişinin imamın selamından sonra yaptığı hatalardan dolayı sehiv secdesi yapması gerekir mi?

Mesbûk kişinin imamın selamından sonra yaptığı hatalardan dolayı sehiv secdesi yapması gerekir mi?

Namaza sonradan yetişen (mesbûk), namazın kaçırdığı kısmını kazâ ederken tek başına namaz kılan kimse sayıldığından sehiv secdesini gerektiren bir durumda sehiv secdesi yapmalıdır. Sehiv secdesini unutması ve selamdan sonra hatırlaması halinde -namazı bozacak bir hareket de yapmadıysa- sehiv secdesini yine de yapar ve namazdan çıkar. Yapmamış olsa da namazı tamamdır. Fakat namazın sevabı azalır. Sehiv secdesini bilerek terk etmesi durumunda da namazı tamdır. Fakat vâcibi kasıtlı terk ettiği için günahkâr olur.

Kişinin namazda okuyacağı yeri hatırlamak için beklemesi sehiv secdesini gerektirir mi?

Kişinin namazda okuyacağı yeri hatırlamak için beklemesi sehiv secdesini gerektirir mi?

Kişinin namazda Fâtiha’yı okuduktan sonra hangi âyet veya sûreyi okuyacağı hususunda bir müddet tereddüt içinde kalıp beklemesi, sonraki vâcibin te’hirine sebep olacağından dolayı sehiv secdesi yapmasını gerektirir. Eğer düşünme süresi bir rükün yani “Allahümme salli alâ Muhammed” diyebilecek kadar değilse, o takdirde yanılma secdesine gerek yoktur. İmamın cuma ve bayram namazlarında fazla kalabalıktan dolayı karışıklığa sebebiyet vermemek için sehiv secdelerini terk etmesi câizdir. Hanefî mezhebine göre sehiv secdesinin terki namazı bozmaz.[1] Fakat kasten terk eden kişinin günahkâr olacağı dolayısıyla namazı…

Devamını Oku Devamını Oku

Şâfiî bir bayanın yabancı bir erkeğe elini değdirmesi korkusuyla otobüs vs. binerken Hanefî Mezhebini taklit etmesi câiz mi?

Şâfiî bir bayanın yabancı bir erkeğe elini değdirmesi korkusuyla otobüs vs. binerken Hanefî Mezhebini taklit etmesi câiz mi?

Şâfiî Mezhebinde gerek erkeğin gerekse kadının yabancı birine elinin iç kısmıyla dokunması halinde tercih edilen görüşe göre dokunanın abdesti bozulur.[1] Bu sebeple Şâfiî mezhebine mensup olanların bu hususu ehemmiyet göstermeleri gerekmektedir. Şâfiî Mezhebine mensup birinin Hanefî Mezhebini taklit etmesi kaçınılması zor olan durumlarda söz konusudur. Mesela hac ve umre ibadeti sırasında bundan korunmak çok zordur. Bu sebeple Şâfiîlerin Hanefîleri taklid etmeleri bazı şartların yerine getirilmesi halinde caiz görülmüştür.[2] Bu konuda Hanefileri taklit edecek kişinin ilgili diğer hükümlerde de Hanefîlere uygun…

Devamını Oku Devamını Oku