Bahsettiğiniz etek ve üstten oluşan iki parçalı kıyafet, dış kıyafetten ziyade evde giyilebilecek bir kıyafet türüdür. Yani kadının yalnızca mahremleri yanında tercih edebileceği bir giyim şeklidir. Oysa Müslüman kadının tesettürüne en uygun dış kıyafet, tek parçadan oluşan örtüdür. Bu örtünün de vücut hatlarını belli etmeyecek kalınlıkta ve genişlikte, ayrıca dikkat çekmeyecek renkte (örneğin siyah veya ona yakın tonlarda) olması gerekir.

Nitekim “tesettür” kelime olarak “örtünmek” demektir. “Kadının tesettürü” ise onun kendisini yabancı erkeklerin bakışlarından, kem gözlerden ve tacizden koruması anlamına gelir. Dolayısıyla örtünmenin amacı, kadını yabancı bakışlara karşı muhafaza etmek ve hem kendisini hem de karşısındakini harama düşmekten korumaktır.

Fakat günümüzde tesettür, kapitalist sistem tarafından “İslami moda” adıyla sunulmakta ve genç kızlarımız bu anlayışla tesettürün özünden uzaklaştırılmaktadır. Aile ve çevrenin etkisiyle yalnızca başını örtüp, pantolon ve makyajı birer aksesuar gibi kullanmak asla gerçek tesettür değildir. Bu tarz bir giyim, “kapalı çıplaklık” olarak nitelendirilmiş olup haramdır.