Dini Fetvalar

Hanefî mezhebine göre kadınların kendi aralarında bir kadını imam tayin ederek cemaatle -gerek farz gerekse nafile- namaz kılmaları tahrîmen mekruhtur.[1] Bu hükmün gerekçesi olarak, kadınların bir araya gelmelerinin fitneye yol açma ihtimali ve bu uygulamanın ilk dönemde caiz olmakla birlikte sonradan mensuh kılındığı belirtilmiştir.[2] Ancak bu şekilde kılınan bir namaz, kerahete rağmen sahih kabul edilir. İmam Mâlik de bu konuda benzer şekilde, kadınların cemaatle namaz kılmalarını mekruh görmüştür. [3] Şâfiî ve Hanbelî mezheplerine göre kadınların kendi aralarında cemaat yapmaları câizdir….

Devamını Oku Devamını Oku

İstibrâ, abdest bozduktan sonra kişinin dışkı veya idrarın tamamen kesildiğini anlamak üzere bir süre beklemesi ve bu maksatla bazı fiillerde bulunması işlemidir. İstibra sadece erkeklere mahsus bir durum olup kadınlar için gerekli görülmemiştir. Bu sebeple tuvaletten çıkan kimsenin, abdest almadan önce idrar sızıntısının kalmadığından emin olacak şekilde yürümesi, öksürmesi, oturup kalkması veya bir süre beklemesi Hanefî mezhebine göre vâciptir.[1]  Ancak bu süre ve yöntem kişiden kişiye değişebileceğinden, herkesin kendi durumunu dikkate alarak hareket etmesi gerekir. Bu sebeple tuvaletten çıkar çıkmaz…

Devamını Oku Devamını Oku

Kur’ân-ı Kerim’de on dört secde ayeti geçmektedir. Hanefi mezhebine göre bu ayetlerden birini doğrudan okuyan ve dinleyen akıl sahibi ve uyanık bir kişinin tilavet secdesi yapması vaciptir.[1] Fakat papağan gibi kendisine böyle bir ayet ezberletilen kuştan veya yankı yoluyla duyulması halinde esas olan görüşe göre vacip değildir. Bununla birlikte bazı alimler ihtiyaten secde edilmesinin güzel olacağını belirtmişlerdir. Dolayısıyla internet, Tv veya radyo gibi vasıtalarla canlı yayında okunan secde ayetleri, camideki mikrofondan dinlenilmiş gibi sayılacağından tilavet secdesi vacip olur. Fakat kayıttan…

Devamını Oku Devamını Oku

Yasa gereği apartman sakinleri, apartman veya sitede ortak kullanılan ve irtifak hakları olarak tanımlanan otopark, sığınak, çatı, merdiven boşluğu, otomatik ücreti, kapıcı, temizlikçi, güvenlik ve asansör bakım masrafları konusunda müşterektir. Zikredilenlerin çoğunda site sakinleri ortak bir kullanım hakkına sahip olduklarından ödemelerde de bir sıkıntı görünmemektedir. Fakat asansör kullanımında bazı sıkıntılar görünmektedir. Mesela zemin (giriş) katta oturanlar asansöre ihtiyaç duymadıklarından dolayı asansörü kullanmamaktadırlar. Buna rağmen diğer daire sahipleri giriş kattakileri asansör masraflarına ortak etmek istemektedirler. Hâlbuki bu durumda bu insanlar kullanmadıkları…

Devamını Oku Devamını Oku

*Soru :* Hocam 85.000 liralık bir telefonu taksitle 92.000 tl.ye almakta dinen bir sakınca var mı?     Taksitli satış caizdir. Bu konuda herhangi bir sıkıntı yok. Asıl sıkıntı Müslümanların batılı emperyalistler tarafından kuşatıldığı bir hengamede bu paranın düşman kasasına gitmesindedir. Asıl gafil avlandığımız nokta burasıdır. Bizi öldüren düşman değil belki içimizde bir türlü ıslah edemediğimiz marka tutkusudur. 10-15 liraya normal bir telefon alabilmemiz mümkünken 80-90 lirayı sırf daha kaliteli ve son model olduğundan dolayı bu telefona yatırmak israftır. İş…

Devamını Oku Devamını Oku

Beyaz gelinliği ilk defa 1854’te İngiltere kraliçesi Victoria, prens Albert ile yaptığı evlilikte giymiştir. 5,5 metre uzunluğundaki kuyruklu beyaz keten kumaştan dikilen bu elbise zamanla dünyaya yayılmıştır. Meseleye bu cihetle bakıldığında gayr-i müslimlere ait bir kıyafetin yaygınlaştırıldığı ve adeta model haline getirildiği görülmektedir. Hâlbuki dünyada takriben beyaz gelinliğin dışında 20 farklı ülkede 20 farklı renkte gelinlik giyilmektedir. Endonezya, Irak, İtalya (yeşil), Peru (kırmızı-siyah), Eritre bunlardan sadece birkaçıdır. Aksine Müslüman bayanların gelinlik tercih ederken tesettürü esas alması gerekir. İçinde bulunduğumuz Batı modeli…

Devamını Oku Devamını Oku

Nikâhın tecdidi (yenilenmesi/tazelenmesi) tabiri elfâzı küfür lafızlarından birini kullanarak dinden çıkan kimsenin boş olan hanımını şahitler huzurunda tekrar nikâhına almasıdır. Ya da üç talaktan birini veren kişinin tekrar bir nikâh yapması şeklinde olabilir. Bu tabirin halk arasındaki yaygın kullanımı ise camide imamın, iman ve nikâh tazelemesi şeklinde yapılmaktadır ki bunun hukuki bir dayanağı olmadığı gibi sahih de değildir. Camide imamın telkinleriyle iman tazeleme söz konusu olabilir, fakat nikâhın şartları (icap-kabul ve şahitlik) tahakkuk etmediğinden böyle bir nikâh tazelemenin hukuki bir…

Devamını Oku Devamını Oku