İlgili Kategori
Kategori: Fetvalar

Sokak dilencilerine karşı tavrımız ne olmalıdır?

Sokak dilencilerine karşı tavrımız ne olmalıdır?

Öncelikle içinde bulunduğumuz şu günlerde dünyanın pek çok yerinde gece ısınacak bir battaniye bile bulamayan nice fakr-ü zaruret içinde kıvranan kardeşlerimize güvenilir yardım kuruluşları vasıtasıyla ulaşmamız gerekmektedir. Bazen ufuklarda fakir ararken apartmanımızdaki düşkünlerden gafil olabiliyoruz. O yüzden dengeleri iyi sağlamak gerekiyor. “İnsanların ferasetleri amelleri ile doğru orantılıdır.” Yollarda “selamun aleyküm abi bir dakika bakar mısın” sözleriyle muhatap olduğumuz dilencilerin kahır ekseri eli ayağı iş-güç tutabilir türden insanlardan oluşmaktadır. Ayrıca gerçek fakirlere valilik ve belediye gerekli tahkikatlardan sonra barınma, aş ve…

Devamını Oku Devamını Oku

Müslümanın saç modeli nasıl olmalı?

Müslümanın saç modeli nasıl olmalı?

Kaynaklarda konuyla ilgili olarak İbn Ömer’den (r.a) nakledilen şu rivayete yer verilmektedir: “Rasulullah (s.a) kaza’ (قزع)dan nehyetti.” Nâfi’e Kaza’ (قزع) nedir? diye sorulunca o da: “Çocuğun saçının bir kısmını kesmesi diğer kısmını bırakmasıdır” şeklinde cevap verdi.[1] Yine İbn Ömer’den gelen başka bir rivayette ise Hz. Peygamber saçlarının bir kısmı kesilen bir çocuk gördüğünde ona: “Saçlarınızın ya hepsini kesin yahut hepsini bırakın.”[2] buyurmuştur. İmam Nevevî hadiste zikredildiği şekilde saç kestirmenin tedavi maksadı gibi zaruret durumları müstesna âlimlerin tahrimen (harama yakın) mekruh…

Devamını Oku Devamını Oku

Mahkeme kararıyla boşanmak dini boşanma (talak) sayılır mı?

Mahkeme kararıyla boşanmak dini boşanma (talak) sayılır mı?

Kocanın boşanmak için mahkemeye başvurması hâkime bir tür yetki (vekâlet) verme hükmündedir. Zira kocanın mahkemeye yazılı olarak başvurması sözlü ifade yerindedir. Hatta yazılı ve imzalı yetki vermesi ispat noktasında sözlü tasarrufundan daha kuvvetlidir. Mahkemenin karı kocayı ayırması bâin talakla boşama sayılacağından eşlerin tekrar bir araya gelmeye karar vermeleri durumunda yeniden nikâh kıymaları ve mehir tayin etmeleri gerekir. Bu durumda kocanın geriye iki talak hakkı kalmış olur. Şayet erkek karısını üç talakla boşamışsa mahkemenin bu kararının bir hükmü kalmaz. Dolayısıyla kadın,…

Devamını Oku Devamını Oku

Abdestsiz namaz kılmak insanı dinden çıkarır mı?

Abdestsiz namaz kılmak insanı dinden çıkarır mı?

Kur’ân-ı Kerîm’de namaz kılınacağı zaman abdest almanın farz olduğu (Mâide, 6) ifade edilmektedir. Ayrıca Hz. Peygamber’in hiçbir zaman abdestsiz namaz kılmadığı kaynaklarda mevcuttur. Dolayısıyla Hz. Peygamber’in bu uygulaması bizim için bir ölçüdür. Diğer bir hadiste Hz. Peygamber (s.a) şöyle buyurmaktadır: “Her kim işimiz (dînimiz) üzere olmayan bir iş işlerse, o işlediği şey red olunmuştur (bâtıldır ve ona itibar edilmez.)”[1] Bu ve benzeri hadislere binaen Hanefîlerin de[2] aralarında bulunduğu cumhur fukaha, herhangi bir özrü olmadan bilerek abdestsiz namaz kılan kişinin, büyük…

Devamını Oku Devamını Oku

Alafranga tuvaletleri kullanmak dinen sakıncalı mı?

Alafranga tuvaletleri kullanmak dinen sakıncalı mı?

Alafranga, kelimesi Avrupa kültürüne ait, Frenklerin töre, âdet ve hayatına uygun, Frenklerle ilgili, Batılıca olan, bizdeki alaturka kelimesinin karşıtı olarak kullanılan bir kelimedir. Alafranga tuvalet ise doksan derecelik bir açıyla oturularak def-i hacet yapılan bir tuvalet modelidir. İlk olarak 1800’lü yıllarda kral ve kraliçeler tarafından kullanılan alafranga tuvalet 1900’lerden itibaren Müslüman toplumlarda oturma güçlüğü çeken yaşlı ve hastalar tarafından kullanılmaya başlanmıştır. Daha sonra yeni nesil tamamen bu tuvaleti kullanır hale gelmiştir. Öyle ki şehir hayatı yaşayanlar alaturka tuvaleti neredeyse tanımayacak…

Devamını Oku Devamını Oku

Oruca niyet eden hamilenin orucunu bozması kefâret gerektirir mi?

Oruca niyet eden hamilenin orucunu bozması kefâret gerektirir mi?

Şöyle ki Hamile bir kadın (5 aylık) oruca niyet etse ve gün içinde henüz rahatsızlanmadığı halde o gün işlerinin yoğun olacağını ve bitkin düşeceğini düşünerek orucunu bozsa kefâret gerekir mi? Fıkıh kitaplarında gerek kendi gerekse karnındaki çocuğun sıhhati hususunda endişeye kapılan hamile kadının oruç tutmasının zorunlu olmadığı belirtilmektedir.[1] Hamile kadın her ne kadar “ben acıkmıyorum, susamıyorum” dese de bebeğinin durumunu kestiremez. Bebek acıkır ama bunu ne konuşarak ne de ağlayarak ifade edebilir. Bunu ancak doktorlar ifade edebilir. Nitekim Kur’ân’da “bilmediğiniz…

Devamını Oku Devamını Oku

Oruçlunun iğne vurulması câiz mi?

Oruçlunun iğne vurulması câiz mi?

Hanefî Mezhebi âlimleri ağız, kulak, burun, makat gibi tabii menfezlerden vücuda alınan şeylerin orucu bozacağı hususunda ittifak ederken karın bölgesine ulaşan yaralar üzerine dökülen sıvı ilaçlar hususunda ihtilaf etmişlerdir. İmam Azam, karna ulaşan yaralar üzerine tedavi maksatlı dökülen sıvının orucu bozacağını ve kazayı gerektireceğini söylerken İmam Ebû Yusûf ve Muhammed bozmayacağını savunmaktadır.[1] Hanefîler vücuda dışardan alınan maddenin orucu bozacağına dair İbn Abbas’ın rivayet ettiği: إنما الوضوء مما خرج وليس مما دخل ، وإنما الفطر مما دخل وليس مما خرج “Abdest,…

Devamını Oku Devamını Oku