Promosyon “özendirme” manasında Fransızca “promotion” kelimesinden alınan bir terimdir. Başlangıçta ticarette müşteriyi satışa özendirmek maksadıyla karşılıksız verilen mallar için kullanılırken zamanla bankaların müşterilerini faizli işlemlere alıştırmak için hediye adı altında verdikleri maddi imkanlardır. Günümüz bankaların verdiği promosyonlar aslına bakılırsa önden verilen bir tür faizdir. Şöyle ki bankalar faiz üzere çalışan kurumlardır. Kârı olmayacak bir yere beş kuruş yatırım yapmazlar. Bu sebeple ileride kendisiyle çalışacağı ve kendisine faiz yoluyla para kazandıracağını tahmin ettiği memur ve emeklilerin maaşlarını ödeme ihalesini devletten alabilmek ve bu pastayı başka bir bankaya kaptırmamak için cazip promosyon tekliflerinde bulunurlar ve en yüksek promosyonu veren ihaleyi alır.

Banka promosyon tuzağıyla elde ettiği müşterilerine daha sonra hesap işletim ücreti almamak, kredilerde dosya masrafı almamak gibi bazı cazip teklifler sunarak bankaya bağımlılığını arttırır. Ayrıca müşteriler genelde maaşlarını bankamatikten peyderpey aldıklarından çekilmeyen paralar banka için sıfır faizli mevduat demektir. Sıfır faizle toplanan bu paralar ise başkalarına verdiği faizli kredileri oluşturmaktadır. Dolayısıyla banka ilerde sizin paranızla başkalarına vereceği krediden elde edeceği faizin bir kısmını size promosyon adı altında peşin olarak vermektedir.

Bunlara ilaveten bankalar memur maaşlarını günübirlik repo vs. faizli işlemlere yatırarak kâr marjını genişletme ilerde elde edeceği yüklü miktardaki faiz kazancından bir miktarını müşterisine peşin vermektedir. Bankanın hediye veya ikramiye adı altında “masumane” bir şekilde sunduğu bu faizi bir Müslümanın alıp yemesi helâl değildir. Ancak bu parayı bankada bırakmayıp, yenilip tüketilmeyecek şekilde ya fakirlere verilmesi veya Afrika gibi susuz bölgelerde su kuyusu açılması için hayır kurumlarına bağışlanması isabetli olur.