Sokak dilencilerine karşı tavrımız ne olmalıdır?

Sokak dilencilerine karşı tavrımız ne olmalıdır?

Öncelikle içinde bulunduğumuz şu günlerde dünyanın pek çok yerinde gece ısınacak bir battaniye bile bulamayan nice fakr-ü zaruret içinde kıvranan kardeşlerimize güvenilir yardım kuruluşları vasıtasıyla ulaşmamız gerekmektedir. Bazen ufuklarda fakir ararken apartmanımızdaki düşkünlerden gafil olabiliyoruz. O yüzden dengeleri iyi sağlamak gerekiyor. “İnsanların ferasetleri amelleri ile doğru orantılıdır.” Yollarda “selamun aleyküm abi bir dakika bakar mısın” sözleriyle muhatap olduğumuz dilencilerin kahır ekseri eli ayağı iş-güç tutabilir türden insanlardan oluşmaktadır. Ayrıca gerçek fakirlere valilik ve belediye gerekli tahkikatlardan sonra barınma, aş ve iş yardımı yapmaktadır. Oradan yardım alamadığını söyleyenlerde ise muhtemelen problem vardır. Namazın nuru yüzüne aksetmiş olanları müstesna kaldırım kenarı dilencilerinin pek çoğu gerçek fakir olmadığı gibi topladıkları paraları sigara, içki, kumar vs. gayrı meşru yerlere sarf etmeleri cihetiyle yapılan yardımların heba olabileceğini göz önünde bulundurmak gerekiyor. Ayrıca hangi türden dilenci olursa olsun “sakın dilenciyi azarlama!”[1] âyeti mucibince isteyeni güzellikle karşılamak gerekiyor. Haddizatında kaba, saba, hakaretvari ifadeler müslümanın ahlakı olamaz. Özellikle bayanların bu tip erkek dilencilere rastladığında dinleyip kulak vermeleri halinde takip edilebileceğini unutmamakta fayda var. En azından sokaklarda bizden istenilen yardımın muadilini bir kısa mesajla da olsa gerçek fakire ulaştırmamız güzel bir davranış olacaktır.

[1]  Duhâ, 10.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir